“Mutluluk zihindedir ve zihin beden tarafından desteklenir – sağlıklı bir zihin, sağlıklı bir bedende bulunur”.
Mutluluğunuz zihninize ve vücudunuza bağlıdır. Fiziksel sağlık olmadan tamamen mutlu ve zihinsel mutluluğunuz olmadan tamamen sağlıklı olamazsınız.
Yoga insanın en dış boyutunu, fiziki bedeni etkilemekle başlar; daha sonra Yoga fiziki düzeyden zihinsel ve duygusal düzeye ilerlemektedir. Yoga çalışmalarında genel olarak üç temel uyarıcıdan söz edebiliriz:Asana''lar, Mudra''lar ve arınma yöntemleridir.
Asana''lar, bedenin uzun sürelerle huzur ve sükunet içerisinde durabilmesini ve her konudaki konsantrasyonunu temin eder. Asana''larla ilgili bilgiler Upanishad''larda, Gita''da ve Patanjali''nin Yoga Sutra''ları gibi pek çok eski metinlerde belirtilmiştir.
Mudra''lar, Asana''lar gibi sağlık açısından son öneme haizdir. Asana''larla uyarılmış olan fizik bedenin, mental yönde desteklenmesi ve Kundalini yaşamsal enerjisinin uyandırılması bakımından tesirleri vardır.
Arınma teknikleri ise, varlığın fizik, zihin ve ruh planlarında temizlenmesini böylece bedensel sağlığın ilk adımlarını oluştururlar.
Yoga çalışmalarının uygun şekilde yapılması sonucunda insanın beden, zihin ve ruh yapısındaki ve kişiliğindeki olumlu gelişimleri göreceksiniz. En baştan başlayarak düşündüğümüzde insan bedeninin iki mikroskobik yapının birleşmesinden meydana geldiğini görürüz. Bunlar sperm yani eril yapı ve ovum yani dişil yapıdır. Bu iki yapının tek bir hücrede birleşmiş haline " zigot" denir. Zigot, ana rahminde hücresel bölünmelerle inanılmaz bir hızla büyür, gelişir ve doğum sırasında bir insan bebeği haline gelir. Doğum sırasında ve sonrasında insan yapısının gelişimi durmaksızın sürer, gelişim çeşitli dokularda sürer.
Temel olarak beş grup dokudan söz edebiliriz bunlar: Epitel doku, bağlayıcı dokular, kaslar, sinirler, kemiklerdir. Epitel doku, iç ve dış cidarları, organları ve bezleri oluşturur ve onları korur, pek çok vücut salgıları salya, hazım salgıları, endokrin bezlerinin salgıladığı hormonlar, epitel doku tarafından üretilir. Bağlantı dokuları, diğer dokuların arasını dolduran dokulardır. Kaslar, beden için son derece önemli dokulardır, vücudun şeklini belirlediği gibi hareketliliğini de temin eder. Bedenin güçlülüğünde kas yapısının gelişimi rol oynar. Gayet iyi biliriz ki güçlü bir insanın gelişmiş kasları, zayıf bir insanın ise az gelişmiş kasları vardır. Üç tip kastan söz edebiliriz, bunlara iskeletsel kaslar, yumuşak kaslar ve kalp kası denir.
İskeletsel kaslar, kemiksel yapıya bağlı olup istemli hareket eden kaslardır.
Yumuşak kaslarsa, istem dışı hareket eden ve daha ziyade iç organlar da görülen kaslardır.
Mide kasları, bağırsaklar hatta kan damarları ve akciğerler. Kalp kaslarına kardiyak kaslar denir, özel ve güçlü liflere sahip doğumdan ölüme kadar durmaksızın çalışacak olan kaslardır. Dördüncü tip dokulara ise sinirler adı verilir, bunlar : Beyinden organlara giden uyarıcı emirleri taşırlar, bu sinirler beyin ve organlar arasında omurilikten geçerler.
Kemikler, bedenin temel yapısını teşkil eder. Onlar olmadan beden bir grup yumuşak dokudan ibarettir. Kemikler vücudun mükemmelce ayakta durmasını ve hareketini temin eder. Kemik dokusu yumuşak veya sert olabilir, yumuşak olanlara kıkırdak denir. Burun yapısını oluşturan ve burnu ikiye ayıran nazal septum, iç kulak, kaburga bağlantıları bunlara örnektir.Omurga kemiği ise tek bir parçadan oluşmayıp, zincir halinde pek çok kemiğin birleşmesinden oluşur buna vertebra denir. Böylece bu zincirin her bir yana doğru eğilmesi mümkündür. Büyük kemiklerin içleri boş yapıdadır, bu da güçlerinin artmasına ve kemik ağırlığının azalmasına imkan verir. Beden yapısındaki tüm kaslar, pelvis, omurga, göğüs kafesi, boyun ve bedenin tüm katmanları çalışma sırasında esnetilir. Bu sırada iç organlar uyarılır ve güçlendirilir, Yoga uygulamalarının yenileme ve düzeltme etkileri tüm bedende ve iç organlarda hissedilir. İç basınçlardaki değişikler özellikle dikkat edilmesi gereken bir konudur, Yoga hareketleri ile pek çok organ ve salgı bezlerine basınç uygulanır. Yoga çalışmalarının tamamında kan dolaşımı etkilenir ve iç organlara derin masaj yapılır.
Yoga tekniklerinin yalnızca fizik beden üzerinde etkili olmayıp, yoga tekniklerinin uygulanması ile kişinin eğilimleri, duyguları ve şahsiyetinde devrimsel bir gelişme yaşanır.
Bedendeki yapısal olumlulukların dışında sindirim sisteminde, dolaşım sisteminde, teneffüs sisteminde, sinir sisteminde, dışkılama sisteminde de tam bir gelişim görülür.
Çok kısaca tanımladığımız, genellikle hepimizin bildiği bu muhteşem makine ve onun tüm bölümleri ancak her birinin sağlıklı çalışması ve gene her birinin tam bir uyum içerisinde çalışmasına bağlıdır. Bu makinayı tam bir fabrika gibi düşünebiliriz, belirli hammaddeleri almakta onları işlemekte işlenmiş mamulleri ayırmakta, saklamakta, değerlendirmekte bunları çeşitli yan ve ana mamullere dönüştürmekte ve artıkları boşaltmaktadır. İşte bu proseste hiçbir aksama, duraklama, gecikme olmamalı tüm birimler belirli bir yönetim-komuta zinciri içerisinde birbirine uyumla çalışmalı en iyi mamulü en ekonomik yolla üretmelidir. Bu şekilde çalışan fabrikaya sağlıklı bir insan varlığı diyoruz. Sonuç olarak, “yoga” bu motor sistem ve onu yöneten akıl ve ruhu tam bir denge içerisinde tutan mükemmel sistemler sistemidir.
Yoga çalışmasının ilk meyveleri: sağlık, az artık madde, parlak bir cilt, hafif bir beden, hoş bir koku ve tatlı bir ses. – Şvetaşvatara Upanişad
|